KIRMIZI GAZETE
Türkiye Troçkist hareketinin öncü kadrolarından Adem Topal’ı kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Adem Topal, 60’lı yıllarda filizlenen Türkiye Devrimci hareketinin altın kuşağının tanınan öncü isimlerinden biriydi. Bir ege köyünden ODTÜ’ye uzanan ilk mücadele yılları onu öncü savaş çizgisine yakınlaştıracaktı. Ama sadece öncü savaşına değil, Sinan Cemgil’e de yakınlaştıracaktı. THKO’nun öncüleri Nurhak dağlarında imha edilirken düzen güçlerine esir düşenlerden biri de Adem Topal’dı.
70’li yılların Türkiye devrimci hareketine Gerillacı hattın ve Stalinizmin damgasını vurduğunu söylersek yanılmış olmayız. Bu nedenle Adem Topal gibi gerilla savaşı çizgisinin saygın bir kahramanının o yıllarda bu durumun ekmeğini yemek yerine, yenilginin kaynaklarına ulaşma isteğinin ağır basmış olması üzerinde durmayı hak etmektedir. Bu metodolojik arayış onu ve dönemin bir dizi devrimcisini kentleri, sanayi kuşaklarını ve işçi sınıfını merkeze alan enternasyonalist bir Marksizm ile buluşmaya götüren köprü olacaktı.
Geç kapitalistleşmiş ve yarı sömürge bir ülkede, demokratik devrim ve ulusal bağımsızlık arayışıyla sosyalist devrimin görevleri iç içe geçmiş durumdaydı. İşçi sınıfının, toplumun tüm ezilen kesimlerine, devrimci bir programatik hat önererek onların önderliğini üstlenmesi gerektiği kavrayışı, Adem Topal’ı dönemin öncü Troçkistleriyle buluşturan temel faktör oldu.
1978 ve 80 yılları arasında bu topraklarda Leninist-Troçkist bir örgütün inşası çabasına Devrimci Marksist bir literatürün oluşturulması çabası eşlik etti.
12 Eylül 1980 darbesi, devrimci hareketi bir bütün olarak imhaya yöneldi. Bu doğrultuda, devletin kısa vadeli stratejisi devlet terörü ve baskı politikaları; uzun vadeli stratejisi ise bu kesimlerin siyasal gücüne yaşam alanı bırakmayacak şekilde devletin kurumsal mimarisinin yeniden yapılandırılmasıydı. Türkiye Troçkist hareketinin genç örgütlülüğü, sürecin bu ilk aşamasında ağır darbeler alacaktı.
Adem Topal, darbeden hemen sonra Dördüncü Enternasyonal güçleri tarafından yurt dışına çıkartıldı ve uzun yıllar Fransa’nın Dijon kentinde sürgünde yaşadı. Ülkemizdeki Troçkist harekete damgasını vurmuş ilk öncü kuşağının temsilcilerinin bir bir kaybının acısıyla sarsılıyoruz. Rıfat Ucur, Ahmet Doğançayır, Muhittin Karkın ve şimdi Adem Topal…
Biliyoruz ki çok şey borçlu olduğumuz bu yoldaşlarımız, komünizmin özgürlük dünyasına giden yolda atacağımız her bir adımda yaşayacaklar. Ve onların gerçek mezarı, onları sevenlerin kalbinde şimdi.
