(*) Burada yayınlanan orjinal fotoğrafta Hakkı Yükselen, Muhittin Karkın, Ahmet Doğançayır bir arada.
KIRMIZI GAZETE
5 yıl önce Temmuz ayında Ahmet Doğançayır yoldaşı kaybettik. Yıllar geçse de Ahmet gibi yoldaşları unutmamak, unutturmamak gerekiyor. Çünkü onlar kavganın en ateşli anında sorumluluğu taşımış gerçek savaşçılardır. Onlar herkesin bayraklarını dürdüğü zamanda kavgaya hayatlarını adamış kahramanlardır.
Ahmet yoldaş yiğit bir militan, bilinçli bir devrimci marksistti. “Bir efsane yaratmak, artık hayatta olmayan bir yoldaşımızı “yüceltmek” gibi bir derdimiz yok. Ancak Ahmet Doğançayır’ın ve o dönemden yüz akı ile çıkmayı, bu tutumlarını daha sonra da sürdürmeyi başaran Troçkistlerin de unutulmaması gerektiğini düşünüyoruz.”
Lise yıllarında başlayan devrimci mücadelesi, üniversite yıllarında onu devrimci Marksizmle tanıştırır. 70’li yılların sonunda Ahmet işçi grevlerinin, mahallelerin, üniversitelerin faşistlere karşı savunmasında görevler alır, genç militanlara önderlik eder.
12 Eylül darbesinden kısa bir süre önce çıkan İşçi Cephesi dergisinin yazı işleri sorumluluğunu üstlenir. 12 Eylülde tutuklanır. Ağır işkencelere karşı sır vermez. Gerektiğinde tüm suçları kendi üstüne alır. Tam 6,5 yıl cezaevinde kalır. Ömrünün sonuna kadar devrimci Marksizmin savunucusu olarak kalır, mücadele eder.
Böylesi bir dava adamını, bir devrimci Marksist ve enternasyonalisti bir kez daha saygıyla anıyoruz. Onun mücadelesi genç kuşak devrimcilere ilham vermeye devam edecek.
Saygıyla, özlemle…