Bu tehlikeye tek çare devrimdir!
Yazı Kurulu
Bolu Kartalkaya’da aralarında çocuklarla 79 vatandaşın öldüğü yangın faciası sonrasında, önce haberlere erişim sınırlandırıldı, ardından birkaç “ihmalkâr” gözaltına alındı. Hükümet ile belediye arasında geçen “kim daha çok sorumlu?” kavgasının gölgesinde, gecelik ücreti bir asgari ücretten fazla olan otelin, basit bir yangın alarm sistemi dahi olmadığı, yangın merdiveninden tek bir kişi bile inerek sağ kurtulmadığı okunuyordu.
Tüm ülke insanının dişini sıkarak seyrettiği bu yangın, bütün bu tür olayların ardından çokça söylendiği gibi, ihmaller nedeniyle oluşmuş değildir. Suç, birkaç çürük elmanın işi değildir. Soma’dan, Pamukova’ya, Sakarya’da patlamadan, Çorlu tren kazasına artık onlarca unutulmuş hale gelen vakada da görüldüğü gibi, neden sistemin, kapitalizmin kendi dinamiklerinde gizlidir.
Hükümetin bir tür şirket koalisyonu olduğu, sermayenin mutlak hakim olduğu bu dönem, bürokratları adi birer rüşvet avcısı durumuna getirmiştir. Görevliler, gördükleri aksaklıkları rapor etmekten çekinmektedir, hangi işletme sahibinin, patronun, “kimin adamı” olup olmadığı belli olmayan bir dönemde kendilerini korumaktan başka muratları olmayan karaktersiz birer unsura dönüşmüştür.
Bütün bunlar sadece yeni “kazalara” yol açmaktadır, açacaktır.
Bundan kurtulmanın tek yolu da, sistemin yıkılmasıdır.
Birkaç kişinin tutuklandığı, bir süre sonra kamuoyunun unuttuğu anda bu kişilerin salıverildiği, bu şizofren toplum duygusundan kurtulmanın başka yolu yoktur.
Aksi durumda kendi vücutlarımızı, çocuklarımızın bedenini bir çarşafa bağlayarak sarkıtmak zorunda kalacağız.
Yeni gurbetçi duygusu ile doğduğu yerden kaçarak kendini kurtarma derdine de düşmeyeceğiz, bu sistemi yıkacağız.