26 Temmuz tarihinden bu yana kendisini Kaz Dağları’nın delisi olarak tanıtan Edremit’li Akın Andıç’ın tek kişilik eyleminin de büyük etkisi ile başlayan “Su ve Vicdan Nöbeti”nin halkaları her geçen gün genişliyor. Çadırlarda, eski odun deposu bölgesinde nöbet tutan direnişçilerin mücadelesine yoğun katılımla destek söz konusu.
07 Ağustos tarihinde tertip komitesinin çağrısına uyan bizler, madene yaklaşık 2 km. uzaklıktaki yol kenarında buluşmaya çevremizden insanlarla katıldık. Burada “Su ve Vicdan Komitesi”nden temsilcinin, Çanakkale Belediye Başkanı’nın, Sadık Gürbüz ve Ataol Behramoğlu’nun konuşmaları ardından sivil toplum örgütlerinin ve destek için gelen insanların oluşturduğu kortej, 2 km’lik yürüyüş kolu olarak harekete geçti ve şantiye alanına ulaştı. Şantiyeye ulaştığımızda maden sahasının boşaltıldığını, işçilerin ve görevlilerin alandan çekildiğini gördük. Yer yer jandarma birlikleri bu bölgede konuşlanmıştı. Maden sahasının Çanakkale Belediyesi tarafından mühürlenmesinin ardından, konteynerlar üzerine “Canada Go Home” yazıldı ve ilk nöbet yerine yeniden dönüldü.
Binlerce kişinin katıldığı bu eylem sonrasında Kaz Dağları’nın eteklerine yayılan yerleşim yerlerinde ve yazlık sitelerde yapılan bilgilendirme ve mücadeleye çağırma toplantıları devam ediyor şu anda. Bu çalışmalara Siteler Birliği de katılmaktadır.
Maden sahasında büyük bir jiletle oyulmuş gibi görünen bölgede yaklaşık 195 bin ağacın yok edildiği söyleniyor. Alan devasa büyüklükte ve cehennem çukurları denilen siyanür havuzlarının inşaatının başladığı görülüyor.
Ülkenin her yanından eylemlere destek mesajları yağıyor.
Kamuoyunun bildiği üzere, 2002 de yapılan maden yasası değişikliğinin ardından 2010 dan itibaren arama ruhsatları işletme ruhsatlarına dönmeye başladı. 2017 de başlayarak da bölgede kurulan şantiyeler ile ağaç katliamları yaşanmaya başladı. Kimi sivil toplum örgütlerinin hukuk mücadelesi süresince özellikle iktidar çevrelerinin yalanları, oyalamaları ile birlikte mahkeme süreçlerinde dahi maden şirketi faaliyetlerine devam etmekte idi. Bugüne kadar 60 dava açılmasına rağmen, o zamandan bu yana yapılan eylemlerden yüksek katılımlı ve en ses getireni bu günlerde yaşanıyor.