Sabah kalkar bir telaşla kalkarız servise yetişebilmek için. Biner servise birbirimizle dalaşarak, şakalaşarak geliriz tersaneye. Sonra poğaça kuyruğuna gireriz. İşçinin kahvaltısı poğaça ile çaydır.
Sonra soyunma odalarının yolunu tutarız. O güzel yağ ve pas kokan tulumlarımızı çekeriz üstümüze. İş başlar ardından. Acep hangi deliğe sokarlar bizi diye tereddütle çıkarız gemiye. Çalışırız kan ve ter içinde.
Akşam olur döneriz yuvamıza yorgun argın. Kazasız belasız bittiyse günümüz bizden mutlusu yoktur.
İşte böyledir tersane işçisinin günü. Umutla bekliyoruz bizim için güneşin doğacağı günü.