[[LIT-CI’nin (Uluslararası İşçi Birliği – Dördüncü Enternasyonal) Rusya Federasyonu seksiyonu IWP’nin açıklamasını yayınlıyoruz. Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev, protestocuları “terörist” olarak tanımlamasının ardından ordu kuvvetlerine uyarı yapmadan ateş etme emri verdi. Kazakistan hükümeti ve Putin‘in görevlendirdiği Rus birliklerinin ortak operasyonu sonucunda en az 26 gösterici öldürüldü ve 3700 gösterici tutuklandı.]
Rusya – Bağımsız İşçi Partisi Açıklaması / 6 Ocak 2022
Şu anda devam etmekte olan halk seferberliği, 2 Ocak tarihinde, yoğun olarak işçi sınıfının yaşadığı Zhanaozen kentinde başladı. Petrol ve gaz işçileri ile kentte yaşayanlar tarafından düzenlenen gösteriler kısa bir sürede tüm Kazakistan’a yayıldı. Halkın tepkisi, temel gıda malzemeleri, akaryakıt ve doğalgaza yapılan fiyat artışlarına karşı yöneldi. Bu gösteriler, petrol, doğalgaz ve uranyum gibi zengin doğal kaynaklara sahip bir ülkede meydana gelmekte. Bu zenginliklerden yıllar boyunca sadece çok uluslu şirketler, bir grup oligark ve Kazakistanı’ın ilk devlet başkanı ve de-facto diktatörü Nursultan Nazarbayev kontrolündeki bürokratik elitler yararlandı. Bu esnada ise halk, gelişme umudu olmaksızın yaşamına devam etti.
Mevcut halk seferberlikleri bize insanların yıllardır süren Nazarbayev iktidarından ve halefi Kasım-Jomart Tokayev’den ne kadar bıktığını göstermekte. Ülkede demokrasi ve özgürlük yok, burjuva demokrasisinin asgari özgürlükleri bile bulunmamakta.
Peki halk seferbelikleri neden Zhanaozen’de başladı? Çünkü bu şehir akaryakıt fiyatlarının 2021 yılında %50 oranında ve bu yıl %100 oranında arttığı, petrol ve doğalgaz üretiminin kalbidir! Zhanaozen, emek mücadelesi geçmişine sahip çıkan bir işçi-emekçi şehirdir. On yıl önce kolluk kuvvetleri, Zhanaozen’deki işçi eylemine hedef gözetmeksizin ateş açarak onbeş kişiyi öldürdü ve birçok göstericinin de yaralanmasına sebep oldu. Kazak işçiler bu cinayetleri unutmadı. Ülke genelinde kitleler daha iyi yaşam koşulları, Nazarbayev’in, Tokayev’in ve siyasi iktidarın görevden alınmasını ve Nazarbayev’in ülkedeki hakimiyetine son verilmesini talep etmekte. Diktatörün Taldykorgan şehrindeki bir heykeli devrildi bile.
Geldiğimiz noktada halkın öfkesi doruk noktasına ulaşmış durumda. Bazı bölgesel merkezlerde göstericiler, hükümet ve kamu binalarını işgal ettiler. Kazakistan’ın eski başkenti ve en büyük kenti olan Almatı’da valilik işgal edildi ve sebebi açıklanmayan bir yangında kül oldu. İnternetten ulaşılabilecek birtakım haber ve videolarda, bazı kolluk kuvvetlerinin halk seferberliğine katıldığı veya müdahale etmeyi reddettiğine dair bilgiler geliyor. Bazı bölgelerde ordu kuvvetleri mukavemet göstermeden halk tarafından silahsızlandırıldı.
Hükümet yetkilileri çok korkuyor. Tokayev hali hazırda kabinesini görevden almış durumda. Ayrıca akaryakıt fiyatlarını sonbahar dönemindeki seviyesine indireceğine; su, ısınma ve elektrikten alınan vergileri donduracağına ve bazı temel ürünlerin fiyatları konusunda devlet düzenlemesi uygulayacağına dair söz verdi. Ne var ki Tokayev bu düzenlemeleri sadece 180 gün yapmaya söz verdi. Basından alınan bilgilere göre herhangi bir genel seçim çağrısı yapmadı. Teyit edilmemiş bilgilere göre Güvenlik Konseyi Başkanlığı, diktatör Nazarbayev’den başkan Tokayev’e geçti. Kesin olmamakla birlikte rejim içi bir mücadele olması ve Nazarbayev’in gücünü kaybetmesi mümkün. Bir ihtimal olarak da Nazarbayev, Tokayev’i günah keçisi olarak ilan etmek için tüm suçu onun üzerine atmak isteyebilir. Kazakistan siyaseti üzerine gerçekleri bilemiyoruz çünkü Kazak siyaseti her zaman kapalı kapılar ardında yapılmakta. Ancak kesin olan bir şey var ki, Kazak yetkililer halk seferberliklerinden korkmakta ve taviz vermeye istekliler.
Ancak son yirmi dört saat içinde durum çok daha ciddi bir hal aldı. Almatı’da yağma vakalarının yaşandığına dair birçok haber yayınlandı. Bu tür seferberlik durumlarında yağmacılık gibi vakaların vuku bulması bir yere kadar doğaldır. Yağmacılar, seferberlikteki ekiplerin öz savunma güçleri tarafından engellenebilir. Ukrayna’daki Maidan Meydanı’nda gerçekleşen gösterilerdeki durum da buydu. Bugün Kazakistan’da Zhanaozen’de veya halk seferberliklerinin gerçekleştiği diğer şehirlerde yağmacılar bulunmamakta. Yağmacılar sadece Almatı’daki eylemliliklerde varlar ve kimse bu insanların kim olduğunu bilmiyor. Almatı Havaalanı’na kim saldırdı? Halkın yararına kullanmak yerine TV istasyonunu kim yok etti? Mevcut rejime karşı mücadele eden insanlar, bu yağmacıların kim olduğunu ortaya çıkarmalıdır. Yağmalama vakalarından ne halk ne de işçiler yararlanmaktadır. Bu vakaların, iktidarın uyguladığı baskıyı haklı çıkarmak için başlattığı bir provokasyon olması kuvvetle muhtemeldir. İktidar destekli medyanın halk seferberliğindeki göstericilerden söz etme şeklindeki değişiklik de bunu göstermektedir. 5 Ocak sabahı göstericilere gösterici, gecesine ise “yağmacı” ve “isyancı” denildi. Ertesi gün bu insanlar Afganistan’dan gelen “teröristler” ve “savaşçılar” olarak nitelendirildiler.
Kazakistan’da internet kesildi ve diğer medya organları da doğru bir şekilde çalışmıyor. Ülkede tam bir kesinti hali uygulanmaya başlandı ve olup bitenler hakkında veri akışı bulunmamakta. Tüm bilgi kaynakları tekrar aktif hale getirilmeli! Kazak halkı ve dünyanın, Kazakistan’da olup bitenlerden haberdar olabilmesi için gerçek zamanlı ve objektif bilgi akışı sağlanmalı! Resmi Rus medyası tarafından yayınlanan yalanlar ve saçmalıklar göz önüne alındığında doğru veri akışının sağlanması acil ve hayatidir. Kazakistan’daki meşru halk seferberliklerine karşı atılan iftiralara son!
Tokayev, “yağmacılık ve isyanlarla” mücadeleyi bahane göstererek Rusya ve KGAÖ (Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü, Avrasya’da ülkeler arasındaki ittifak) üyesi diğer ülkelerin Kazakistan’a ordu kuvvetlerini göndermesini isteyerek halka ihanet etti. Çünkü şu anda Kazakistan’a yönelmiş bir dış tehdit, saldırı bulunmamaktadır. Tokayev ve Nazarbayev, kimsenin inanmadığı çok küçük taviz ve vaatlerle büyük halk seferberliklerinin başlamasına yol açtı. Bu politikacılar istifa etmeliyken bunun yerine Kazak polisinin ve askerinin de isyana katıldığı koşullarda Tokayev, KGAÖ’yü Kazak halkını katletmesi için ülkeye çağırdı.
LIT-CI olarak BAĞIMSIZ KAZAKİSTAN’A HER TÜRLÜ MÜDAHALEYE KARŞI OLDUĞUMUZU açık bir şekilde deklare ediyoruz. Rusya’nın Kazakistan’a ordu kuvvetlerini göndermeye kesinlikle hakkı yoktur. Rus askerleri tarafından orada atılacak her kurşun, Rusya’yı utandıran bir suç ve saldırganlık olacaktır. Rus vatandaşları ve özellikle bu ülkeyi ayakta tutan Rus işçi sınıfı, Kazakistan’a yönelik bu suçlara karşı durmalıdır.
Putin, Suriye ve Ukrayna’da 2 ayrı savaş yürütmektedir. Rus lejyoner örgütleri halihazırda Afrika’da darbe yönetimleri ve diktatörler adına savaşmaktadır. Yeni bir kanlı cinayet hazırlanıyor – Kazakistan’a askeri mühahale. Putin “Büyük Rusya” hayalini besliyor. Ne var ki kimsenin kan, utanç ve halkların sefaleti üzerine inşa edilmiş bir “Büyük Rusya”ya ihtiyacı yok.
Seferberlik halindeki Kazak halkı ile dayanışmaya!
Rus birlikleri, Kazakistan’dan defol!
Putin ve rejimine güven yok! Kazakistan ve diğer uluslara karşı yapılan suçlara destek yok!
Nazarbayev ve Tokayev’den başlayarak suçlularla nasıl hesaplaşacağına dair kararı seferberlik halindeki Kazakistan halkı tayin etmelidir!
Çev. İbrahim Seymen