Brezilya’dan mücadeleci bir sendikal ağ deneyimi;

Brezilya’dan mücadeleci bir sendikal ağ deneyimi;

CSP- Conlutas

MURAT YAKIN

“İşçilerin ulusal sömürücülere karşı ücretleri için, iş istikrarı için vs. mücadele edecek sendikalara ihtiyacı vardır. Sınıf çıkarlarını savunmak için siyasi partilere ihtiyaçları vardır. Uluslararası arenada ise hiç kuşkusuz temel ihtiyaç, birleşik bir mücadeleci sendikal hareketin inşasıdır. Ne yazık ki, uluslararası işçi hareketinin Batı kapitalizmi yanlısı ve Stalinizm yanlısı eğilimler olarak bölünmüş olması nedeniyle bu örgütler bugün için kaybedilmiş durumda.

Dünya kapitalist ekonomisinin karmaşık yapısı büyük uluslararası sendikal örgütlerin geliştirilmesini bir zorunluluk olarak önümüze koyuyor. Zira bunların yokluğu, kitle hareketi için büyük bir geri kalmışlık anlamına gelmektedir.” Nahuel Moreno

Troçki, tekelci kapitalizm çağında burjuvazinin giderek daha az sayıda bağımsız sendikaya tolerans gösterdiğinden ve temel bir eğilim olarak ana sendikaları kontrol eden sendikal bürokrasilerin, işçi sınıfının saflarında kendi siyasi polisi haline gelmesini hedeflediğinden söz ediyordu.

Kuşkusuz sendikaların düzenle iç içe geçmesi ve bürokratikleşerek yozlaşması yeni bir olgu değil. Bu gerçeklik, bir dünya sistemi olarak emperyalizm olgusunun açığa çıkışıyla yakından ilişkili. Öte yandan, günümüzde sendikaların emperyalizm yanlısı politikaların ve yayılmacı burjuvazilerin sözcüsü haline dönüşmeleri ile sendikal tabanda işçi demokrasisini, mücadeleyi ve toplumsal devrimi esas alan bir sendikal anlayışı hâkim kılmak, başlı başına devrimci bir görev halini almış durumda. Peki bu görev nasıl üstlenilebilir?

Öncü işçilerin devrimci bir program etrafında toplanmasından, öncü işçiler aracılığıyla politik önerilerin sınıfa ulaştırılmasından, taşlaşmış mevcut sendikaların tabanından yükselecek bir hareket yaratmaktan ve taban örgütlenmeleri aracılığıyla sendikal bürokrasilerin alaşağı edilmesiyle sendikaların yeniden fethedildiği ya da işçi demokrasisini temel alan mevcut mücadeleci sendikaların ulusal ve uluslararası ölçekte bir araya getirildiği bir dünyadan söz ediyoruz.

Brezilya’da dünyanın en büyük sendikal oluşumlarından biri olan CUT’un – Genel iş Merkezi- 80’li yıllarda Brezilya’daki askeri diktatörlüğü alaşağı edecek seferberliklere yön vermekten, saflarından çıkardığı işçi lideri Luiz İgnacio Da silva Lula gibi önderler aracılığıyla bugün iktidarda neoliberal politikaları kararlılıkla hayata geçiren PT’yi- İşçi Partisi- kurmaya doğru gelişen evriminin, Troçki’nin yukarıda vurguladığımız isabetli analizinin bir tasdiki olduğu söylenebilir.

Uzun yıllar CUT’un liderliğini üstlenen ve ardından PT’nin lideri olarak Brezilya devlet başkanlığını yürüten Lula, korkunç derecede zenginleşmişti. Ulusal petrol şirketi Petrobras’ın yönetim kurulu toplantılarına katılıyor, eski Portekiz sömürgelerinde uluslararası ihaleler kovalıyor, ABD başkanı Obama’yı kendisine ait ultra lüks tatil evinde ağırlayıp, Recep Tayyip Erdoğan ile zafer işaretli pozlar veriyordu.

Lula’nın Brezilya’sında uzun yıllar boyunca sendika liderleri grevlerden caydırıldı, özelleştirme dalgalarına karşı talepler bastırıldı, madencilik, bankacılık ve tarımsal ticaret alanına yönelik yolsuzluk ve rüşvet soruşturmaları önlendi. Bugün Brezilya emekçilerini açıkça tehdit eden aşırı sağ yükseliş, bu arka plan vurgulanmadan tahlil edilemez.

Lula’nın PT’si, giderek bir sermaye partisi görünümü kazandıkça, CUT yozlaştı ve mücadeleci geçmişi silikleşti, bu büyük konfederasyonun sosyal tabanı bugün çok daha fakir ve umutsuz.

Yeni bir sendikal deneyimin doğuşu

CSP/ Conlutas, 2010 yılında Brezilya’nın Sao Paulo kentinde büyük bir sendikal kriz sürecinin ortasında doğdu. Merkezi konfederasyon CUT’un giderek taşlaşmış bir bürokrasi elinde sınıf uzlaşmacı pozisyonlara sürüklenmekte oluşu ve uygulanan neoliberal politikalar, büyük bir hoşnutsuzluk dalgasına ve yeni bir mücadeleci sendikal oluşum arayışına yol açmıştı. Daha 2004 yılından itibaren yaklaşık 2 milyon işçiye hitap eden 140 bağımsız sendikal oluşumun bir araya gelerek, Conlutas-Ulusal Mücadele Koordinasyonunu kurmasıyla ilk kalıcı adım atıldı.

CSP-Conlutas, CUT ve UNE (Ulusal Öğrenci Birliği) tarafından uzun zaman önce terk edilen ilkeleri yeniden kuşanmak için inşa edilmişti; patronlardan ve burjuva hükümetlerden tam bağımsızlık; dönüştürücü ve biricik silah olarak aktif eylem, İşçi Demokrasisi ve tabanın mücadeleci sendika üzerinde mutlak kontrolü; sınıf dayanışması ve enternasyonalizm, İşçi sınıfının acil çıkarlarının ve kadın kurtuluş hareketinin tavizsiz savunusu ve işçi sınıfının çıkarları ayrı bir sınıf olarak birliği ve sosyalist bir toplumun inşası için mücadele.

CSP-Conlutas’ın kuruluşu bir bakıma Brezilya işçi sınıfının, sürüklenmekte olduğu sınıf uzlaşmacı çizgiye, kendisine dayatılan atomizasyona ve en çok da sendikal bürokrasinin iş dünyasındaki müttefikleriyle birlikte geliştirdiği “Sol makyajlı” neoliberal hegemonyaya bir tepkiydi.

CSP-Conlutas için CUT deneyiminden gelen örgütlü metal işçileri stratejik bir önem taşıdı ama sendika doğumundan itibaren kendini mücadelede bugün çok daha küçük bir kesimi oluşturan sendikalı işçilerle sınırlamadı. Bu yeni sendikal deneyimin başlıca hedefi, tüm işçi sınıfı, işsizler ve güvencesizler, konut hareketleri, toprak reformu mücadelesi, Kadın, Siyah ve Yerli Kurtuluş hareketleri, LGBT+ hareketleri ve gençlerdi. Kısacası, kapitalist toplumda sömürü ve baskıya karşı mücadele eden herkese, mücadele örgütleri ve sendika meclislerine katılım aracılığıyla kapılar açıldı.

Geçtiğimiz günlerde CSP-Conlutas temsilcileri, metal işçileri tarafından, önümüzdeki üç yıl için São José dos Campos ve Bölgesi Metal İşçileri Sendikası yönetimine yeniden seçildi.

Bu küçümsenecek bir başarı değil. Zira, söz konusu sanayi bölgesi CUT’un doğduğu ve uzun yıllar boyunca kontrol altında tuttuğu bir alan.

Dahası dünyanın en güçlü sanayi proletaryası havzalarından birinden söz ediyoruz.

Ford, Hitachi, General Motors, Volkswagen, Eaton vb çok uluslu şirketlerin üretim üssü konumundaki bölge, uluslararası ölçekte metal işçilerinin ve dünya endüstrisinin kalbi sayılabilir. CSP- Conlutas’ın listesi, geçerli oyların %94’ünü alarak işçilerin sendikanın mücadeleci profilini onayladığını 3. Kez teyit etti.

Zira, Sendika 2006 yılından beri CSP-Conlutas’a bağlı. Bu yıllar boyunca Lula ve Dilma, (PT) Michel Temer (MDB) ve Jair Bolsonaro (PL) hükümetleri de dahil olmak üzere tüm hükümetlerin işçi düşmanı çizgilerine karşı muhalefetini kararlılıkla sürdürdü.

Lula’nın şimdiki yönetimi altında da şirketleri kayıran ekonomi politikasına karşı kesintisiz mücadele ana ekseni oluşturuyor. Sendika tarafından talep edilen önlemler arasında Lula tarafından hayata geçirilmeye çalışılan çalışma ve emeklilik reformlarının durdurulması temel bir hedef.

CSP -Conlutas, başlangıçta solun geniş kesimlerince bir tür “Kızıl Sendika” olarak mesafeyle karşılansa da kısa sürede CUT’un beşte biri düzeyinde işçi gücünü ulusal ölçekte bütünleştirmeyi başardı. Ama asıl büyük başarısını Brezilya’da kazandığı mevziiyi uluslararası ölçekte bir mücadeleci sendikalar birliği/ağı oluşturmada kullanmasıyla elde etti. Bu kesinlikle fark yaratıcı bir yönelim oldu.

Mart 2013’te Paris’te Solidaires (Fransa), CSP-Conlutas ve CGT’nin (İspanya Devleti) önderliğinde, Avrupa, Latin Amerika, Asya ve Afrika’dan alternatif ve mücadeleci sendikaların katılımıyla uluslararası bir toplantı düzenlendi. Bu toplantıda bir manifesto onaylandı ve manifestoda belirtildiği gibi ” sınıf mücadeleci, işçi demokrasisini temel alan, burjuvaziden bağımsız, feminist ve enternasyonalist bir sendikal ağ inşa etmek amacıyla harekete geçmek isteyen tüm örgütlere açık “Uluslararası Sendikal Dayanışma ve Mücadele Ağı” RSISL -Red Sindical Internacional de Solidaridad y Lucha- kuruldu.[1]

RSISL 5. Uluslararası buluşmasını 15 ülkeden 150 delegenin katılımıyla, 2023 yılının 10, 11 y 12 Eylül tarihlerinde Brezilya’nın Sao Paulo kentinde -dünyaca ünlü sanayi bölgesi- São José dos Campos’ta gerçekleştirdi. Hareket artık sınırları Brezilya’yı aşan, Haiti’den Afrika kıtasına, Polonya’dan Ukrayna’ya ulaşan bir çeper kazanmıştı. Pandemi sonrası yaşanmakta olan küresel sendikalaşma deneyimleri ve seferberlik dalgası, çalışan yığınların, özellikle de genç işçilerin komiteler kurma ve mücadelelerini birleştirme arayışının örnekleriyle dolu.

Bu arayış açıkça fabrika içi, fabrikalar arası ya da bölgesel, hatta uluslararası düzeylerde birleşmenin ve örgütlemenin yakıcı bir ihtiyaç olduğunun altını çiziyor ve gelişmeler, CSP-Conlutas deneyimine daha bir dikkat kesilmemiz gerektiğini gösteriyor.

Uluslararası kapitalizm önümüzdeki dönemde farklı programlar ve görüntüler altında da olsa uluslararası ölçekte yaşanan ekonomik ve toplumsal krizin yükünü topyekûn emekçilerin üzerine yıkmaya hazırlanıyor.  Bizi bekleyen sarsıcı dönemin devrimci görevlerine hazırlanabilmek adına, mücadeleci sınıf öncülerini, tarihsel deneyimleri içselleştiren ve aktaran devrimci talepler, sloganlar ve mücadele taktikleri çevresinde ulusal ve uluslararası bir sendikal örgütlülük altında toplayabilmek önümüzdeki süreçte yaşamsal bir önem taşıyacak.


[1] Bu uluslararası sendikal oluşuma katılan bir dizi merkez şunlar; Central Sindical e Popular Conlutas (CSP-Conlutas) – Brezilya. Confederación General del Trabajo (CGT) – İspanyol devleti.  Union syndicale Solidaires (Solidaires) – Fransa. Confederazione Unitaria di Base (CUB) – Italya. Confédération Générale Autonome des Travailleurs en Algérie (CGATA) – Cezayir. Ogólnopolski Związek Zawodowy Inicjatywa Pracownicza (OZZ IP) – Polonya.  Confederación Intersindical (Intersindical) – İspanyol devleti.  Sindacato Intercategoriale Cobas (SI COBAS) – Italya. Confédération Nationale de Travailleurs du Sénégal Forces du Changement (CNTS/FC) – Sénégal. Batay Ouvriye – Haiti.